Gemi batıyor. Son çırpınışlar. Böyle olmasını kendi de istemezdi. Beraber yürüdüler bu yollarda, beraber ıslandılar, gecelerini gündüzlerine kattılar. Çalıştılar çabaladılar. Ellerinden gelen hizmetin, kendileri adına en iyisini yaptılar. Geçmişte hata yaptılar, ancak sistem kendisinin pişman olmasına izin bile vermedi. Basın bu durumu hep, haklı ya da mağdur gösterdi. İktidar yolunda attığı ilk adım hatalıydı. Bundan dolayı arkasından gelen icraatlarından yanlışlar olanları vardı. Bozuk saat günde iki kere doğruyu gösterir.

***

Son günlerde ülkemizde cereyan eden, adına gözaltımı dersiniz, operasyon mu dersini fark etmez, halkımızın hak etmediği durumla karşı karşıya kalmasıdır. Halk oy verdiği siyasi temsilcisinin kamuoyu önünde şık olmayan durumlarla karşı karşıya kalmasını istemez. Halk hata yapanı sevmez.

***

Dolasıyla son günlerde yaşanan, hükümetin  Hakan ŞÜKÜR istifası ile geminin önemli bir yerinden ciddi bir delik daha açılmıştır. Başbakan durumun farkındadır. İşlerin hiçte iyi gitmediğini bilmekte. Kamuoyuna yansıdığı gibi Cemaat – Hükümet çatışması belirginleşmeye başladı. Gezi olayları ile başlayan ve şuan devam eden olayların zararlarından kurtulmak için çıkış yolu aramaktadır. Sonuç sonuna gelindi.

***

Bu gerçeği şimdi son kez halktan duymak istemekte. Bundan sandığı işaret etmekte. Mağduriyet edebiyatı bu seferde işe yarayacak mı? Acaba, siyaset doğası gereği, zirvede bırakmak gerekir, aksi halde ısrarcı olmak dibi görmeye sebep olabilir. DYP, ANAP bunların en güzel örnekleri olmuştur siyaset tarihimizde.

***

Taraf şirketlere yaptırdığı anketlerde, iyi şeyler söylemekte. Bu risk ile sandığa gidecek Başbakan. Gerçeği görmemize 3 ay kaldı. Bekleyip göreceğiz…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir