Latest update 2 Mayıs 2024 - 17:33
25 Ara 2013 Yusuf Ünel Yusuf ÜNEL 0
“ Tarih Osmanlı’dan yine bedel ödemesini istedi !”
Her zaman olduğu gibi Osmanlı gözünü kırpmadan istenen bedeli ödedi.
Osmanlı Almanya’da eğitim görmüş henüz otuz üç yaşında ki Enver paşa komutasına geçmişti.
Kurmayları ile ve İttihat ve Terakki cemiyeti üyeleri ile sürekli görüşmeler yapıyor, harita üzerinde planlarını inceliyordu. Gençti, gözü pekti, kanı kaynıyordu, içi kıpır kıpır bir hayali vardı. Turan zihniyeti ile Osmanlıyı tekrar eski gücüne kavuşturmak istiyordu. Nihayet aradığı gücü ve çözümü buldu.
“Genişleyerek Büyümek “
Tek çözüm o gün için oydu gerçi Ruslar gibi düşünse savaşmak için baharı beklese idi belki de Tarih başka türlü yazılacaktı.
Turan hareketi ya da Turan imparatorluk hareketinin planlarını uygulayacağı bir zemin gerekiyordu, bunun için birinci dünya savaşı biçilmiş kaftandı. Büyük bir hamle ile Kafkaslara girilecek, burada Osmanlı ordusu ile Kafkasya bölgesinde yaşayan Türklerle buluşulacak Almanlar ‘la birlikte hayali kurulan Osmanlı yeniden hayat bulacak ve hedefe varılmış olacaktı, özlenen Osmanlı tekrar tarihte vücut bulacaktı. Dünyanın o gün için 150 yıl öncesine kadar tek hâkimi olan Osmanlı artık hastaydı ve son savaşını vermeye az bir zaman kalmıştı. Dönemin padişahı Mehmet Reşat Paşa Cuma namazı çıkışı yaklaşık yüzyıldır kınında duran kılıcını çıkarıyor Cihat emrini tüm İslam âlemine veriyordu. Balkanlar, Orta Asya, Arap yarım adası ve diğer bölgelerde yaşayan Müslümanlara haber yollanıyor ilahi davet yayılıyordu.
Enver Paşa her an Osmanlının eski günlerinin hayalini kuruyor her fırsatı nasıl değerlendiririm hesabı yapıyordu. Son toplantıda Amcası bir tümen ordu ile Kafkaslardaki Türklere ulaşacak kendisi de Sarıkamış üzerinden gelip büyük buluşma gerçekleşecekti. Enver paşa komuta kademesinde artık en tepedeydi ve emri verdi. Aylardan Aralık. Kış o dönem daha bir ağır geçiyordu. Bu bölgede görev yapan Hasan İzzet paşa zor şartları anlattı fakat Enver paşa tarafından durum kabul görmedi. Sonuç olarak Paşayı görevden alacak ve komuta kademesine o bölgede bizzat kendisi geçecekti.
Bir buçuk metre Kar, İki bin beş yüz metre yükseklik, eksi yirmi beş derece soğuk, inanılmaz bir araz, bütün bunlar savaş ortamı idi. Ayrıca bunların hepsinin de yürüyerek yapılması gerekiyordu.
Asker evinden çıkalı uzun süre olmuştu, bazısının başka elbisesi yoktu yedek elbise ile geleninde yıpranmıştı. Bazısı da nasılsa ordu verir diye yanına fazla bir şey almamıştı. Almanlar ise yiyecek ve giyecek yardımını gemileri batırıldığı için bölgeye yetiştirememişti.
Asker günlerdir yürüyordu. Şartla her geçen saniye zorlaşıyor, elbiseler yıpranıyor, sökükler dikilmeyi bekleyemiyordu. Askerin canında takat kalmamıştı. Kutsal emir üzerine yürüyordu az sonra başına geleceği biliyor onurlu yürüyüşüne devam ediyordu. Enver paşa durumdan haberdardı her şey gözünün önünde oluyor içindeki ateş onu bu zor şartlardan vaz geçirmeye yetmiyordu. O soğuk arazide can havliyle haydi Aslanlarım haydi hücum diye askerine emir veriyor bozulan moralleri yükseltmeye çalışıyordu.
Askerin yürüdükçe sırtında oluşan ter donuyor, donan ter önce ellere, sonra ayaklara yaylıyordu. Donan asker can teslim ediyor yanından geçen asker dönüp bakmıyordu kar tipi, fırtına istikametten başka yere bakmaya izin vermiyordu. Bilinen tek gerçek şehitlik mertebesi aldığı arkadaşını son yolculuğuna uğurlamanın gururunu yaşıyordu. Bazı askerler ise son nefeslerini vereceğini hissedip bir ağaç kenarına geçip secde pozisyonu alıp ilahi şerbeti içiyordu. Adeta mezarının yerini seçiyordu. Asker tarihe gönül koyuyor tek kurşun atmadan tek tek tek toprağa düşüyordu….Tarih o günlerde üç cephede yaklaşık yüz bir bin kişiyi donarak bağrına basıyor acı tarihi bizim için not alıyordu. Doksan dokuz yıl önce bugün Osmanlı son hamlesini onurlu yürüyüşünü böyle verdi donarak tarih sahnesinden çekildi. Orda toprağa düşen askerlerimizi şükranla anıyorum. Ruhunuz şad olsun. Beni duyduğunuz biliyorum. Hepinize tek tek teşekkür ediyorum. Yürüdüğünüz yolda başta kendimiz ve gelecekte de sizin peşinizden gelecek nesilleri yetiştirmek için canla başla çalışmaktayız.
Ey şehit oğlu şehit! İsteme benden Makber. Allah bu aziz millete ve kutsal topraklara bir daha böyle acılar yaşatmasın. Hepinizden Allah gani gani razı olsun.
Aziz Türk MİLLETİNİN Başı sağ olsun.
02 May 2024 0
02 May 2024 0
02 May 2024 0
02 May 2024 0
DEM PARTİ Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, 1 Mayıs işçi bayramında grevdeki Mersen işçilerini ziyaret etti. Konuyla ilgili bakanlığa soru […]
İstanbul’da binlerce konut inşa eden İMC Turizm İnşaat, Edremit Körfezi’nde ilk projesini Burhaniye Ören Ayaklı mevkisinde ‘Şefika Hanım Evleri’ projesini […]
Rekabet Kurulunun 26.07.2023 tarihli ve 23-34/644-M sayılı kararıyla Adana, Antalya ve Gaziantep illerinde faaliyet gösteren oto galerilerin 4054 sayılı Rekabetin […]
Mot Grup Bilişim Limited Şirketi’nin yeniden satıcılarının satış fiyatlarını tespit etmek ve internet satışlarını kısıtlamak suretiyle 4054 sayılı Rekabetin Korunması […]
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Eyüpsultan Belediye Başkanı Mithat Bülent Özmen’e tebrik ziyaretinde bulundu. “Belediyelerimizde, değişim sürecinde dikkat etmemiz gereken çok […]
BAŞKAN SANİYE BORA FIÇI, 1 MAYIS’TA BELEDİYE ÇALIŞANLARIYLA BULUŞTU Foça Belediye Başkanı Saniye Bora Fıçı, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma […]
Yaşasın Onurun ve Emeğin Mücadelesi! “İşçi ve Emekçinin onurlu mücadele günü olan 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Gününü yürekten kutluyorum”diyen […]
Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı’nda görev yapan Prof. Dr. Arzu Yorgancıoğlu, sağlıklı beslenmeye yönelik yemek […]
İktidardaki AK Parti ise 2. çıktı. Üstelik TBMM’de çoğunluğu da yok. MHP bastonuyla yürüyor. Türkiye bu iktidarla artık huzuru göremez […]
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Bakırköy Belediye Başkanı Doç. Dr. Ayşegül Ovalıoğlu’na tebrik ziyaretinde bulundu. İlk 5 yıllık dönemlerinde, Bakırköy özelinde […]