Latest update 18 Eylül 2024 - 10:15
09 Haz 2015 admin Köşe Yazarları, Sürmanşet 0
Bir psikolojiye anlam vermeye çalışıyorum günlerdir.
Ülke seçimlere giderken ve sonuçlar açıklandıktan sonraki insan duygularını seyrediyorum.
*
Kâr sever tüccarın, pazarlığın her aşamasında muhatabından bir kıymık koparma hevesi duymasını anlayabiliriz. Elbette bu meşrudur. İşin tabiatı kâr ise, her an hesabın ucunu kaçırmamalıdır.
Ancak, aynı psikolojiyi, Hakk nâmına, bir toplumun istikbal arayışlarını doğru bir vâdîye oturtmaya çalışırken de meşru sayabilir miyiz?
*
Öyle görünüyor ki; milletimizin kararına topluca bakıldığı takdirde, yapılan açıklamalardaki sübjektif ve gerçeğin sadece bir kısmına dayalı değerlendirmelerdeki muhakemeye, tablonun bir cüz’ünden hareketle yapılan genellemelere bakınca, maalesef bir akl-ı selim tesbiti yapmak zor!
*
Besbelli ki siyaset aktörlerimizin hiç birisi tek tek ele alındığında muktedir bir mevkide değiller. Öylesine bir milimetrik ayarla dağıldı ki oylar, hiçbirisi birbirine muhtaç olmaksızın adım atacak halde değil!
Nefs muhasebesinin kamuoyu önünde yapılmasını zaaf zannediyorlar. Zaferlerini ilan edip duruyorlar!
Tabii kimse de bu apaçık tabloyu onlar kadar göremiyor!
*
İktidar hasretiyle akdolunan yalancıktan ittifaklar, suret-i haktan görünmeler, ucuz vaatler, mesuliyet yüklenme formasyonu elde etme çabası yerine piyango ikramiyesine çevrilmiş bedavacı beklentilerle hazırlıksız saltanat arayışları gırla…
*
Merhum Fethi Gemuhluoğlu: “Şimdi riyâ devrindeyiz beyler! Bunun da bir eceli vardır. Gözü olana gün ışımıştır!” diyordu, o meşhur “Dostluk Üzerine” adlı sohbetinde…
*
İktidarın dünkü sahipleri, bir sınırlı tarikat anlayışını kitleye cafcaflı söylemlerle yutturup sürdürdüğü göz boyamanın fark edilebileceğine akıl erdirmeye hâlâ yanaşmıyor. Elde ettiği kazanımlar(!)ı “mülkiyet” sanmasının görülebileceğini derk ü fehm edemiyor. “Emanet” ehlini bulmadıkça küfre zemin verirken, haramla kararan kalplerin buna uyanması mümkün mü?
Suçladığı “Paraleller”le ilgili her cümlesinin suç ortaklığı itirafı manası taşıdığını hangi ölçekte bir şal örtebilir?
Bir “Sırat-ı Müstakim arayışı”yla rota düzeltmesi icap ettiğini onlara hangi kıyamet borusuyla duyurmalıyız?
*
Türkçü arkadaşlarımız, bu büyük kavramın etnik bölücülükle denk hale düşürülmesine “zafer” diyorlar!
Ortaya ne kadro ne bir istikbal vizyonu koyma derdi taşıyorlar. Bir şahsa duydukları öfkenin onların gözlerini kararttığı, ülkenin zararını göremeyecek hale getirdiği gün gibi âşikâr… Bosna’dan Horasan’a, Musul’dan Gazze’ye dostlarımızı kahreden genel zaafı değerlendirip, küfür ve nifak mihraklarını sevindiren dar görüşlülüğü aşmaları gerektiğini konuşan bir temsilci yok meydanda. Bir “oh olsun!” çiğliği bu harekete yakışır mı? Dolar, Euro fırlayıp giderken, zarar kimin?
Yalancı ittifaklarla yıktığı iktidara bir alternatif düşünmeden mi hareket ediyor MHP?
“Ana Muhalefet”i bir hayırlı karar olarak görmek mümkün mü? %16 ile nasıl bir “iktidar” hayal ediyor?
*
Kemalist-Ulusalcı-Laik-Mason çevreler, HDP’ye destek verdi! “Devleti kuran irade”nin geldiği bu “çapulcu mantığı”na milletin istikbali emanet edilebilir mi? O müzmin %25 etrafındaki kabileci ve düşman güldüren siyasetin neresinde zerrece hayır bulabiliyor bu gocaman adamlar?!
Cemaatimiz durumdan fevkalade memnun. Varsın tek bağımsız seçemesinler, ne gam!
*
Türk kavramındaki hikmete dayalı, “TÖRE TOPLUMUNA MENSUBİYET” anlamının saklanmasından beslenerek, artık hiç bir geçerliliği olmayan “soy davası” esaslı siyasetin başarılı olması ise, bendenize göre başarı değil, büyük bir insanlık kaybıdır ve Türklüğe tepki ile ortaya çıkmalarını sağlayan CHP siyasetinin yeni desteğiyle ve koltuk değneğiyle ayağa kaldırılmasından başka bir anlam taşımaz… Bu HDP, ne Kürd’e ne Türk’e ne İslam’a fayda getirir. Olsa olsa İsrail ve benzeri nifak ve küfür mihraklarını sevindirir ki, alâmetleri dış basında ip uçlarını verdi bile.
*
Devletin başında duran zâtın ise kucaklayıcı bir dil edinmesi gerektiğini görmek için yeni bir ikaza muhtaç olması ihtimalini hafsalaların kabul etmesi gayr-ı kabildir.
Susarak da konuşulabileceğini öğrenmek bu derece pahalı olmamalıdır!
*
Hal böyleyken bu tablodan binbir habis menfaat çıkmaz mı?
Çıkar elbette!
Eğer “kalplerinde eğrilik olanlar”ın, suret-i Hakk’tan görünme riyaları bu kadar sırıtırken bile, onların emellerini durduracak bir iz’an ve irfan zümresi peydah olmazsa vah bize!
Yâ Rabb! Bizi ihlas verdiğin bir topluluk kıl!
21 Haz 2018 0
27 Nis 2018 0
20 Şub 2018 0
20 Şub 2018 0
AK Parti İzmit İlçe Başkanı Halil Güngör Dokuzlar, Milli İrade Meydanını eleştiren İYİ Parti İzmit İlçe Başkanı Halim Tamyüksel’e cevap […]
Ülkenin çökmüş sendikacılığının içinden doğan ve kurtarıcı gözüyle bakılan sendikası Hürriyetçi Eğitim Sen ülkenin kanayan yaralarına merhem olmaya devam ederken […]
İnegöl’de çok daha riskli bölgeler öylece dururken, Devlet Hastanesi karşısındaki merkezi bölgedeki konutların bulunduğu alanın apar topar kentsel dönüşüm uygulama […]
15 Haziran 1928’de Atatürk ile görüşen Gerard Vissering’in uzun çalışmalar sonucunda hazırladığı rapor ve tüzük yüz yıla yakın bir zaman […]
İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, inşaat çalışmaları tamamen duran Ali Osman Sönmez Çekirge Devlet Hastanesi sorununu Meclis gündemine taşıdı. […]
Ağustos’taki Vatan Hilmi Özden Ağustos ayı; şanlı tarihimize zaferler ayı olarak geçmiştir. Müslüman Türk Milleti 26 Ağustos 1071 yılında Malazgirt […]
TBMM Sağlık Komisyonu Üyesi CHP Kocaeli Milletvekili Prof. Dr. Mühip Kanko, Türkiye’de sağlık politikalarındaki geri adımları ve yanlış kararları […]
Sabit ve dar gelirli vatandaşlar için TOKİ aracılığı ile uygun ödeme koşullarıyla yapılacağı sözü verilen 100 bin konutluk projedeki binlerce […]
Niyet başka akıbet başka! Prof. Dr. Ata Atun Yunanları ve Rumları, aile yapıları, kültürleri, inanışları, eğitimleri, mizahları, kafa yapıları, […]
“Barış için genel af şart” Milliyetçi Sol Parti (MİLLİ SOL) Genel Başkanı gazeteci Hüseyin Alpay, Türkiye’deki cezaevlerinin toplam kapasitesinin 250 […]