Karayalçın, seçimlerde Kemal Kılıçdaroğlu’nun yüksek bir performans sergilediğini ve adil olmayan bir seçimde aldığı yüzde 48’lik oy oranının ciddi bir kazanım olarak görülmesi gerektiğini vurguladı. Ancak Karayalçın, CHP’nin aldığı yüzde 25’lik oy oranının ciddi bir başarısızlık olduğunu ifade ederek, parlamenter sistemde olsaydı bu oy oranının bir hezimet olarak değerlendirileceğini belirtti.
Örgütteki düşük siyaset kapasitesinin CHP’nin başarısızlığının nedeni olduğunu savunan Karayalçın, parti örgütünün uzun bir süredir broşür, afiş ve pankart işleriyle sınırlı bir çalışmaya kapatıldığını dile getirdi. Partinin örgütsel çalışmalarındaki yetersizliklere dikkat çeken Karayalçın, örgütün asıl görevinin siyaset üretmek ve adayları belirlemek olduğunu vurguladı. Ancak düşük örgüt kapasitesinin bu görevlerin tam olarak yerine getirilememesine yol açtığını ifade etti.
Karayalçın, önümüzdeki Kurultay sürecinde taktiksel ve stratejik hataların tartışılacağını belirterek, bunun yanı sıra genel başkanlık konusunun da ele alınabileceğini söyledi. Ancak ona göre asıl tartışılması gereken konunun CHP’de düşük kapasiteye yol açan yapısal sorunlar olduğunu belirtti. Bu sorunların CHP’nin merkez ve taşra örgütlerinin yeniden yapılandırılmasıyla aşılabileceğini ifade etti.