Latest update 18 Eylül 2024 - 10:15
19 Haz 2016 Konuk Yazar Konuk Yazar, Köşe Yazarları, Spor, Sürmanşet 2
Hırvatistan maçında farkı direkler önledi. 2. müsabakamız İspanya karşısında gerçek gücümüz ortaya çıkacaktı. Belli bir oyun şekli ve planlamasını bir türlü göremediğimiz ve futbolun basit uygulamalarını beceremeyen takımımızın ne yapacağı belli değildi. Öyle de oldu, 90 dakika hiç bir şey yapmayarak fark yedik. Çok şey beklediğimiz kaptan Arda’ya seyircilerimiz kötü tezahürat yaptı. 3-0 öne geçmenin rahatlığı ile bir sonraki maçı düşünerek “dinlenmeye geçen İspanyollar gibi” Arda da protestoya yürüyerek karşılık verdi. Takım liderinin yürüyerek oynadığı sahada iyi neticeler beklemek tabii ki hayaldi.
Avrupa takımlarından eğitim ve altyapı olarak geride olduğumuzu bilmeyen yoktur. Lakin onlardan farkımız; hırsımız ve takım ruhumuzdu. Bilhassa mağlup durumdayken daha bir hırsla mücadelemizi sahaya yansıtmak ve yenilgiyi kabul etmemek, işte ulusal takım ruhu buydu…
Maalesef iki maçta da bu ruhumuzun kaybolduğunu ve futbolcularımızın mağlup duruma düşünce boyunlarını bükdüklerini ve sonucu kabullendiklerini gördük. İnşaallah Çek maçında gerçek ruhumuz geri döner de galibiyet alırız. Aksinde 450 asgari ücrete tabi imPARAtorun muhtemel bir kötü sonuca karşı cebinde bir beyenatı da hazır olsa gerek!
Aslınsa milli takımımız Çek maçını kazansa da, kaybetse de futbolumuzun meseleleri değişmeyecektir. Öncelikle Bursaspor, Altınordu, G.birliği ve Başakşehir takımlarının başlattığı gençlere yönelik spor tesisleri örneği ülkemizin her tarafında yaygınlaşmalıdır. İşte bu gençlerimiz kademe kademe, pişe-pişe ve gelişerek Süper Liğe kadar yükselmelidir.
Ancak, hatalı kararlarla 2015-2016 süper liğde her takımda ve borçlanılarak ortalama 10 yabancı futbolcu yer aldı. CIES Raporuna göre, halen 31 Avrupa ülkesi arasında alt yapıdan gelen oyuncuların süper ligde en az oynadığı lig maalesef Türkiye oldu. Uygulama böyle olunca Süper ve PTT 1. Ligimizde de gol kırallığı yarışmasında Türk futbolcularının isimleri de yoktur. Milli takımımızın şampiyonadaki gol umudu Selçuk İnan 11 golle 12’inci, Burak ise 9 golle 18’inci sıradadır. İşte gençlerin önünü tıkayan bu yüksek sayı (10) kısıtlanmalı ve 2-3 gibi makul bir sınıra çekilmelidir. Boşalan kadrolarda alt yapıdan gelen oyuncularımız yer almalı ve oynayarak tecrübe kazanmalıdır. Gol kırallığında birbiriyle mücadele etmelidir.
Ayrıca, Süper Lig gibi, ithal oyuncuların cirit attığı PTT 1. Ligde 24 haftada 52 Teknik Direktör değişikliği ile dünya rekoru kırmamız ayrı bir üzüntü kaynağımızdır. Mağlubiyet sonrası teknik direktör değişikliği yerine kulüplerimiz uzun vadeli plânlar yapmalı ve sabırlı olmalıdır. Kaliteli Spor Okulları ve tesisleri yanında sporcu, teknik direktör, antrenör ve seyirci sayısı arttırılmalıdır. Ayrıca kurslar, belgeler ve lisanslar için alınan yüksek ücretler azaltılmalıdır. Maç başına 40 lira alan amatör yardımcı hakemler en az 100, orta hakemler 200 lira almalı ve “kime karşı olursa olsun” hakaretlere ve toplu küfürlere izin verilmemelidir.
Çocuklarımız ve genç sporcularımız (Fernando Santana, Aatıf Chahechouhe, Marıo Gomez Garcia, Samuel Eto gibi) isimlerini dahi söylemekte zorlandığı yabancı futbolcuların isimleri yerlerine Türk oyuncularının adlarını ve lakaplarını sayıklamalıdır. Metin Oktay, Cemil, Rıdvan, Hakan Şükür, Sergen, Metin Tekin, Hami, Oğuz, Tanju, Arda, Selçuk İnan, Emre ve Volkan gibi, içimizden çıkan büyük oyuncuları örnek alarak kendilerini geliştirmelidir.
A.Arsavi, “hatâlara devam etmek ahmaklıktır”, demiş. Bırakın Çek’leri yenmeyi, Avrupa Şampiyonu olsak dahi hatalarda ısrar edilmemelidir. “Ben merkezli yönetim yerine, kimsenin çomak sokamayacağı doğru bir sistem faaliyete geçirilmelidir. Gerekiyorsa 5-6 yıl kupalara katılmama göze alınmalı ve futbolumuzun alt yapısıyla ilgili yukarda bahsettiğimiz şekilde sorunlar mutlaka çözülmelidir. Problemlerin halli sonrasında kâr getiren spor endüstrisine dönüş yapılacak ve yüzler gülmeye başlayacaktır. Spor Bakanlığı, TFF ve Merkez Hakem Kurulu’nu ağır millî görevler beklemektedir. Esen kalın.
07 May 2024 0
11 Şub 2024 0
13 Eki 2023 0
02 Eki 2023 0
AK Parti İzmit İlçe Başkanı Halil Güngör Dokuzlar, Milli İrade Meydanını eleştiren İYİ Parti İzmit İlçe Başkanı Halim Tamyüksel’e cevap […]
Ülkenin çökmüş sendikacılığının içinden doğan ve kurtarıcı gözüyle bakılan sendikası Hürriyetçi Eğitim Sen ülkenin kanayan yaralarına merhem olmaya devam ederken […]
İnegöl’de çok daha riskli bölgeler öylece dururken, Devlet Hastanesi karşısındaki merkezi bölgedeki konutların bulunduğu alanın apar topar kentsel dönüşüm uygulama […]
15 Haziran 1928’de Atatürk ile görüşen Gerard Vissering’in uzun çalışmalar sonucunda hazırladığı rapor ve tüzük yüz yıla yakın bir zaman […]
İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, inşaat çalışmaları tamamen duran Ali Osman Sönmez Çekirge Devlet Hastanesi sorununu Meclis gündemine taşıdı. […]
Ağustos’taki Vatan Hilmi Özden Ağustos ayı; şanlı tarihimize zaferler ayı olarak geçmiştir. Müslüman Türk Milleti 26 Ağustos 1071 yılında Malazgirt […]
TBMM Sağlık Komisyonu Üyesi CHP Kocaeli Milletvekili Prof. Dr. Mühip Kanko, Türkiye’de sağlık politikalarındaki geri adımları ve yanlış kararları […]
Sabit ve dar gelirli vatandaşlar için TOKİ aracılığı ile uygun ödeme koşullarıyla yapılacağı sözü verilen 100 bin konutluk projedeki binlerce […]
Niyet başka akıbet başka! Prof. Dr. Ata Atun Yunanları ve Rumları, aile yapıları, kültürleri, inanışları, eğitimleri, mizahları, kafa yapıları, […]
“Barış için genel af şart” Milliyetçi Sol Parti (MİLLİ SOL) Genel Başkanı gazeteci Hüseyin Alpay, Türkiye’deki cezaevlerinin toplam kapasitesinin 250 […]
Sadece sorundan bahseden değil çözümü de öneren güzel bir yazi. Umarim bu öneriler dikkate alınır ve Türk futbolu olması gerektiği yere gelir
Alt yapı sağlam olmayan başarılar gelip geçicidir. Bu nedenle yani sistem kötü olduğundan tepedekilerin maaşları Everest Tepesi. Herkes güzel tesislerde spor yapmalı. Gençler kendilerine yer bulmalı. Başarı bunun devamındadır.