Kocaeli Okuyor / Anadolu'nun Stratejik Kapısı – Yusuf Ünel DSP Kongresinde Neden Aday olamadı ?

Yusuf Ünel DSP Kongresinde Neden Aday olamadı ?

20 Ara 2015 admin Politika 0

13 Aralıkta yapılan DSP olağan kongresinde aday olmasına kesin gözüyle bakılan ancak,son anda aday olmayan Yusuf Ünel ile bir söyleşi gerçekleştirdik.Gazetemize samimi açıklamalarda bulunan Ünel’in gündeme dair ve adaylığı ile ilgili açıklamaları bu haberde.

Merhabalar,Öncelikle bizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz .Adaylığınızı açıklamıştınız,Neden Aday olmadınız?

Öncelikle bize bu imkanı verdiğiniz için çok teşekkür ederim. DSP Genel Başkanlığına adaylığımı 14 Ağustos 2014 tarihinde Anadolu Solu Çoban Yıldızı Hareketi ile başlattım.O günden bu yana Genel Başkanlık adı altında bir dizi çalışmalarımız oldu.Gezebilme ,ziyaret edebilme imkanımız olan bir çok değerli isimlerle gittik görüştük.Bunun yanı sıra bizimle birlikte hareket etmek isteyen eski siyasetçiler tabi bunların çoğunluğu eski DSP’lilerdi. Ayrıca ilk defa siyasete girecek olanlarda vardı.Bu görüşmelerin sonunda gayet olumlu başlayan bir süreç geçirdik.Kendimize inanıyorduk,ekibimiz çok iyiydi.Son günlere doğru yaklaştıkça bazı kopmalar,ayrışmalar oldu.Sonuçta siyaset uzun soluklu bir yolculuk.Bu yolculuğa dayanabilmek her babayiğidin harcı olamıyor maalesef.Dolayısıyla bizde kongrede divan başkanlığına verecek listeyi yapamadığımızdan dolayı 13 Aralık’ta yapılan kongrede liste oluşturamadık ve adaylık başvurumuzu yapamadık.

Peki Bundan sonrası için Planlarınız,Programlarınız ne olacak,Siyasete devam mı,Bırakıyormusunuz ?

Siyasete bırakmak için çıkmadım.Yıllardır siyaset yapıyorum.Yaşadığım bölge dışında da oluşmuş bir beklenti ve sempati var.görüştüğümüz insanlar sıcak karşılama tepkisi gösteriyorlar bu etki ve tepkiden sonra zaten bırakmamız söz konusu olamaz.Kaldı ki kaydeğer bir görev almış,başarı yada başarısızlıkla sonuçlanmış bir resmi görevimiz olmadı.Hatta bu yüzden Mazbatasız vekil sözlerini de işittim.Bununla beraber siyasetimizi şahsi çıkarlarımız için yapanlardan değiliz.İnsanı ön planda tutan anlayış ile önce Millet ,önce devlet prensibiyle söz de değil özde siyaset anlayışını benimsedim.Halkımız siyaseti bırak dediği anda zaten bırakırım.Ancak görünen o ki yaklaşık 13 yıla yakındır yaşanan siyasi süreç bizim daha da bir öz verili çalışmak zorunda olduğumuzun da bir göstergesidir.Yeni yapılanma ve program dahilinde çalışmalarımıza 1 yıl gibi kısa bir aradan sora 2019 için çalışmalara kaldığımız yerden devam edeceğiz.

Yeni Seçilen DSP Yönetimi sizinle görüştümü ?Bir görev gelirse nasıl değerlendireceksiniz ?

Hayır böyle bir görüşme olmadı.Gerek duyduklarını da sanmıyorum.Sayın Aksakal seçim öncesi yapılan il başkanları görüşmesinde ortak bildiri yayınlayarak zaten tek isim olarak seçime girmişti.Sonrasında ki Zeki Sezer Beyefendinin yoğun ısrarları kıramayıp tekrar aday olması bekleniyordu.Seçilemiyeceğini kendide biliyordu.Sırf görevden kaçtı demesinler diye aday oldu.Zaten ikinci turda da çekildi. Ben şahsen çok samimi bir şekilde Önder beye başarılar diliyorum.Sayın Genel Başkan eski bir DSP’li sormluluklarının ağırlığının bilincinde ,buna göre hareket edeceğinden eminim. Bir görev beklentim yok.Sonuçta DSP’liyim. Partimin görev ve sorumlulukları var.Kenarda bir partilinin ne kendine ne ülkesine faydası olur.Ancak herkesin de kendi ekibiyle çalışmasından yanayım.Sonuçta bireysel başarıya değil ekip çalışmasına önem veren birisiyim.

Son Olarak Ülke siyaseti konusunda,Başkanlık sistemi ve Yaşanan Rusya krizi üzerine görüşlerinizi alabilirmiyiz ?

Üst üste iki seçim sonrasında bir kurgu üzerine hazırlanmış siyaset yaşanıyor.Mutlaka ilk seçim ile devam edilmeliydi.Bunu defalarca kez söyledik,hatta Sayın Cumhurbaşkanı’na ithafen bir yazı bile kaleme aldım.Seçim kararından sonra yaşadıklarımız hepimizi derinden üzdü. Patlamalar sonrası oylarımız artıyor söylemleri hepimizi derinden yaraladı.Tekrar yapılan seçimde ne oldu sonuç değişmedi aynı partiler az buçuk bir oy değişikliği ile tekrar meclise girdi.Vatandaşı tasarrufa ittiğiniz bir dönemde siz müsrif kararlar alırsanız inandırılıcığnızı ve güveninizi kaybedersiniz. Maalesef de bu durum aynen bu şekilde oldu.

Başkanlık sistemine gelince yeni dünya düzeninde belki de en iyi karar gibi gözüküyor ancak burası öyle bir ülke ki Başkanlık sistemi bizim genlerimizde var sesleri ile başlayan sürecin sonun nereye gideceğini kimse kestiremiyor. Bize çok fayda sağlayacaksa bile şuan ki hükumet bu güveni veremediği için tedirgin.Başkanlık sonrası özerk yapının devreye sokulacağı,Türkiye’nin dağılarak bölgesel yönetimlere geçeceği,en azından doğu ve güneydoğu bölgeleri için bir sinsi plan olduğu görüşü vatandaşlarımız tarafından seslendirilen söylemler.Bu anlamda şuan başkanlık sistemi yada yumuşatılmış hali ile yarı başkanlık sistemi söylemlerinin ertelenmesi yada kaldırılması gerektiğini düşünüyorum.

Rusya konusunda hiç kimsenin beklemediği bir anda gelişen bu olay herkesi şoka soktuğu gibi alay konusu da oldu.Her kafadan ses çıktı olay tam olarak anlaşılamadı,Savaş sebebi olabilecek bir konu sosyal medya üzerinden alay konusu olunca işin aslını öğrenmek kimsenin umurunda olmadı. ithalat ve ihracat krizinin yanı sıra kesilme ihtimali ile karşı karşıya kaldığımız doğal gaz meselesi tezek meselesine dayandı. Halbuki tüp kuyruklarında dinsizleştirilen hükümetlerimiz şimdi bir den şükür toplumu olmaya başladı.Yeni mimarlar evlerden bacayı bile kaldırdı,yakacaksın da tezeği nerede yakacaksın.Son sistem mimari kullanılıyor.Oysa Rusya daha önce girdiği savaşlarda hiç bir ülkenin gazını kesmiş değil,çünkü tek gelir yada en önemli gelir kaynağı gaz.Türkiye gibi bir ülkeyi asla kaybetmek istemez.Krizden günler önce G/20 Zirvesi yapılmış,Rusya ile ticari,siyasi ilişkiler güçlendirilmişti.Bundan kim rahatsız oldu sorusu sorulmadı bile…

Dolayısıyla karizması çizildi dense de Putin dönemi bitti VE ÜLKESİ HER ANLAMDA GERİ ADIM ATMAK DURUMUNDA.Dünya değişiyor,roller değişiyor,görevler,yeniden tanımlanıyor,Haritalar üzerinde oynama müdahale istekleri artmış duurmda.Türkiye bunlardan en az hasarla çıkacağı gibi büyük bir rol alarak çıkacağından hiç şüphem yok.

Teşekkür ederim.Bu pazar gününüzü bize ayırdınız.