Latest update 4 Mayıs 2024 - 12:41
22 May 2015 admin Köşe Yazarları 2
Etrafını silip süpüren bir fâcianın ardından, arkada kalanların verdikleri hayat mücadelesinden bir örnek okuyacağız bu hafta. Kırış kırış olmuş elleri, çizgili ama her bir karede gülümseyen yüzleri ile Fukushima’lı yaşlı kadınların hayat mücadelesini. Her bir yüzde oluşan çizgili tebessüm, tıpkı taşların arasında çıkan, haşin rüzgârlara dayanmaya çalışan çiçekler gibi… Fukushimalı hanımlar bugün hayat mücadelesi veriyor.
Radyasyon sızıntısı olan bir yerde yaşıyorsunuz. Öyleyse ne yapmalı? Koruyucu özel kıyafetler giyiyorsunuz ama radyasyon havada, her yerde… Üzerinize yapışıp kalıyor. Etkilerinden kolayca kurtulmanıza imkân yok.
Chernobyl’den sonraki en büyük nükleer sızıntı felaketini yaşıyor Fukushima. Felaket 2011 Mart’ında tsunami ile gelmişti Japonya’nın kuzey doğu sahillerine. O günden bu güne, kimimizin hafızasında sadece bir haber olarak kalan Fukushima, bugün post apocalyptic bir hayalet kasabası görüntüsü arzediyor. Bu kıyamet sonrası kurgu filmini andıran sahnelerin kahramanları; terkedilmiş evler, çürümeye başlamış arabalar, kimsesiz fotoğraf albümleri, çocuksuz oyuncaklar, bir daha okunmayacak gazeteler, baykuşların bekçilik yaptığı viraneyi andıran sokaklar… Binlerce insan evlerini, eşyalarını bırakıp, kaçmak zorunda kalmış. Hava zerrecikleri de dahil her şey radyasyona maruz kalmış vaziyette. Maalesef etkileri Fukushima ile de sınırlı değil bu felaketin. Yakın kasabalarda oturanlar da radyasyonun getirdiği kısıtlamadan nasibini almış. Çocuklar dışarı çıkıp, parklarda oynayamıyorlar. Hayat oldukça kısıtlanmış. Fukushima yakınlarındaki kasabalar, gelecek on belki de yirmi yıl boyunca yaşanamaz alan olarak kalmaya devam edecek.
Fukushima’dan gelen son haberlere göre 2011 yılında radyoaktif alandan etkilenmemek için 160 bin kişi bölgeyi terketti. Halen Pasific Okyanusu’na nükleer santralden akıtılan zehirli atık su, dünya gündemindeki yerini koruyor. Uluslararası Atom Enerji Ünitesi (The International Atomic Energy Agency; IAEA) Pasifik Okyanusu’na karışan zehirli sular ile ilgili Japonya’dan açıklayıcı bir rapor bekliyor. Bu arada Japon basınında sık sık radyoaktif santrallere ilişkin protesto haberleri ile karşılaşıyoruz.
Hal böyle iken, karşımıza çıkan pek mütebessim çehreli Fukushima’lı yaşlı hanımlara hayran kalıyor ve onları kucaklayarak, bağrımıza basıyoruz. Onlar zor ve çetin şartlara rağmen yılmadan çalışıp, hayat mücadelesi vererek, bizlere bir kez daha Japonlar’ın çalışkanlık ve azmini gösteriyorlar! Onlar Japonya’nın, Fukushima’nın sabır ve sebat timsali hanımları…
Hafta sonu kızımla gittiğim alışveriş merkezinde el emeği göz nuru çantalar, anahtar kılıfları, cüzdanlar ve bir sürü hediyelik eşya güzelliği ve farklılığı ile dikkatimi çekti. Renkli, Japon patchwork kapitone kumaşların birleştirilerek yapıldığı bu çalışmalar piyasada gezen Çin yapımı hediyeliklerden oldukça farklıydı. Belli ki her biri çok özel olan bu çantalar için epeyi göz nuru dökülmüştü. Bu ürünleri satan güler yüzlü Singapore’lu hanım ile sohbet edip, bu emek sahiplerinin hikâyelerine uzandık. Öğrendiğimize göre, Fukushima’da facia sonrası hayat henüz normale dönmüş değil. Orada bir grup yaşlı hanım organize hale gelerek, bir grup kuruyorlar ve hediyelik eşya üretmeye başlıyorlar. Fakat bu ürünleri nerede satacakları belirsiz. Zamanla onların bu gayretleri çevrede duyuluyor ve o problem de aşılıyor. Şimdi Fukushima’lı Hanımların internet üzerinden ulaşıp, sipariş verebileceğiniz bir internet mağazası var. Bir şirket bu ürünleri alıyor ve satılan her bir ürünün yüzde 30’unu Fukushima’lı hanımlara gönderiyor.
Büyük bir felaket sonrasında ortaya çıkan bu azim, sebat ve birliktelik örneği, Singapurluları kendisine hayran bırakıyor. Görgü şahitlerini adeta can evinden vuruyor. Onlar “Yuvayı dişi kuş yapar” sözünün uzakdoğu’daki yansımaları sanki… O çizgili ellerin göz ve gönül verimleri, azim ve tebessümle ilmek ilmek ulaşıyor bizlere… Bu hafta bizlerin de bir kaç kuruşu nasip oldu Japonya’nın Fukushima mağdurlarına… Fukushima’nın o nasırlı elleri öpülesi hanımlarına…
Yardımlaşma, bize güç veren, bizi değerli kılan ve her şeyden de evvel bize insan özelliği kazandıran hasletlerin başında geliyor. Fukushima’yı unutmayalım…
Internet adresi:
www. http://patchworks-sue.blogspot.sg/
www.bloomselection.com
Ayşe Sâmiha
Singapore
23.05.2015
07 Nis 2019 0
12 Mar 2019 0
20 Ara 2018 0
19 Ara 2018 0
Gergerlioğlu, “Dilovası Belediyesi’nde yolsuzluk mu oldu?” DEM PARTİ Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Dilovası Belediyesi önüne giderek yapılan yolsuzluk iddiaları […]
İşçi Bayramı kutlamalarının ardından Bergama Belediyesi’nde 15 çalışanın işten çıkarılması, belediye içinde ve kamuoyunda tartışma yarattı. Belediye Başkanı Prof. Dr. […]
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Fransa’nın başkentinde önce Paris Büyükelçimiz Yunus Demirer’i, ardından da Paris Belediye Başkanı Anne Hidalgo’yu ziyaret etti. […]
İBB bağlı kuruluşu İETT filosunu yenilemeye devam ediyor. Filoya kazandırılın 150 otobüsten 13’ü daha seferlerine başladı. Yeni nesil güvenlik teknolojileri […]
LAİK VE BİLİMSEL EĞİTİME SAHİP ÇIKMAK İÇİN HEP BİRLİKTE HAREKETE GEÇELİM! Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Yusuf Tekin’in Türkiye […]
DEM PARTİ Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, 1 Mayıs işçi bayramında grevdeki Mersen işçilerini ziyaret etti. Konuyla ilgili bakanlığa soru […]
İstanbul’da binlerce konut inşa eden İMC Turizm İnşaat, Edremit Körfezi’nde ilk projesini Burhaniye Ören Ayaklı mevkisinde ‘Şefika Hanım Evleri’ projesini […]
Rekabet Kurulunun 26.07.2023 tarihli ve 23-34/644-M sayılı kararıyla Adana, Antalya ve Gaziantep illerinde faaliyet gösteren oto galerilerin 4054 sayılı Rekabetin […]
Mot Grup Bilişim Limited Şirketi’nin yeniden satıcılarının satış fiyatlarını tespit etmek ve internet satışlarını kısıtlamak suretiyle 4054 sayılı Rekabetin Korunması […]
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Eyüpsultan Belediye Başkanı Mithat Bülent Özmen’e tebrik ziyaretinde bulundu. “Belediyelerimizde, değişim sürecinde dikkat etmemiz gereken çok […]
Dünyanın neresinde olursa olsun el emeği göz nuruna paha biçilemez. Düşünüp ürettiği herbir eserine saatlerini, değerli zamanını veren bu güzel hanımları tanıtmanız, sayfanıza taşımanız çok iyi olmuş. Bloglarını sık kullananlarıma ekledim, değişik fikirler edindim, hatta sipariş için epey birşey belirledim. İşleyen demir ışıldar misali bu çalışkan insanları Atom bombasından sonra çalışkanlıklarıyla dünyanın teknoloji üreten milleti olduklarınıa hep birlikte şahit olmuştuk. Şimdi o büyük doğal afetin de yaralarını sessizce sardıklarını biliyoruz. Çinliler gibi değiller kopyalamadan, çalmadan, sahtesini yapmadıkları için zaten Japon kardeşlerime ayrı bir yakınlığım vardı, gönül köprümüz bir kez daha satırlarınızla kopmamacasına kurulmuş oldu. Fukushima’lı hanımlara ve size gönül dolusu muhabbetlerimizle…
Eyvallah sevgili Ahsen Hanim. Çok teşekkür ederim bu güzel mesajınız için…
Sevgiler, selamlar…