Latest update 18 Eylül 2024 - 10:15
14 Oca 2024 Konuk Yazar Konuk Yazar, Köşe Yazarları, Manşet 0
Yazının başlığında yer alan “Büyük Kıtlık, Sultan Abdülmecid ve Drogheda ’daki Ay – Yıldız” ilk başta pek bir anlamsız,
Hatta,
Bu birbirinden alakasız kelimeleri aynı cümle içerisinde anlamlı bir bütün oluşturarak kullanmak, size imkansız gibi geliyor olabilir.
Lakin, birazcık sabredip yazının sonuna kadar geldiğinizde, yüreğinize dokunacak bir anlam motifi oluştuğuna şahit olacaksınız.
İrlanda’da Kara 47 olarak da anılan 1845 – 1852 yılları arası dönem,
Yaşanan Büyük Kıtlık nedeniyle kelimenin tam manasıyla koca bir adayı silip süpürdü.
Ben bu hikayeyi ilk olarak,
Bir iş seyahati nedeniyle gittiğim Dublin’de şans eseri tanıştığım kır saçlı, kırmızı yanaklı, yaşlı, tonton bir İrlandalı amcadan duymuştum.
Sohbet esnasında nereli olduğum sorusuna aldığı cevaba ilk tepkisi, her iki omzumu sıkıca tutup “We love Turks” olmuştu.
İtiraf etmeliyim,
“Bayram değil, seyran değil. Bu amcam beni, daha doğrusu bizi neden bu kadar seviyor” diye düşünmedim desem yalan olur.
Bu esnada adını hatırlamıyor olsam da,
Yüzünün tüm ayrıntıları hala aklımda olan yeni arkadaşım Kara 47 ’yi anlatmaya başlamıştı bile…
Açıkçası,
Tesadüfi bir karşılaşma öncesinde hakkında hiçbir şey bilmediğim bu konuyu öğrendiğimde,
Koca bir halkın yaşadığı tarifsiz drama “üzülmek” ile,
Büyük büyük dedelerimizin çok uzaklardaki mazlum bir halkın, büyük kıtlık sefaletinden kurtulabilmeleri için yaptığı yardımlar karşısında “gururlanmak” arasında gidip geldiğimi itiraf etmeliyim.
İşte size İrlanda’nın Kara 47, yani Büyük Kıtlık ile sınavının hikayesi…
Ne olduklarını anlayamadıkları,
Hiçbir anlam veremedikleri “olağan dışı bir hastalık” İrlanda adasının tüm patates mahsulünü bir anda mahvetti.
Patatesler ilginç bir şekilde, toplandıktan sonra birkaç gün içerisinde sümüksü bir kıvama dönüyor,
Ve,
Siyaha çalar bir renk alarak, engellenemez bir şekilde çürüyorlardı.
Daha da önemlisi,
Sadece tarladan topladıkları değil, depolarda ve silolarda bekleyen önceki dönem mahsulleri de bu durumdan nasibini almıştı…
Bu oldukça kritik bir durum ve tahminlerinizden daha ciddi bir felaketin sinyaliydi…
Çünkü,
19. yüzyıl tipik İrlanda mutfağının temelini patates oluşturuyordu.
Sefalet içerisinde yaşayan İrlanda halkının, neredeyse tek beslenme kaynağı patates idi.
Aslında,
Bu patatese olan düşkünlüklerinden değil,
Bilakis mecburiyetlerindendi…
Bu sorunun sebebini bulabilmek için birçok farklı komisyon kurulur,
Birtakım çalışmalar ve araştırmalar sonrasında hiçbiri ispatlanamayan bir düzine hipotez ortaya çıkar.
Kimi bunun statik elektrik kaynaklı olduğunu iddia ederken,
Diğerleri lokomotiflerden yükselen dumanı sorumlu tutuyor,
Başka bir grup ise yer altı volkanlarından yükselen “öldürücü buharlar” sonucu olduğunu öne sürüyordu.
Sebep her ne olursa olsun,
Koca bir halk göz göre göre açlık, kıtlık ve dahi ölüm ile sınanmaktaydı.
Herkes çaresiz bir şekilde kendi canının derdine düşmüştü…
Sonradan,
Kayıpların zirveye çıktığı 1847 yılının “kara yaz” ‘ına Kara 47 adını verdiler.
Hatta kara bir yazdan ziyade,
Bir halkın kara yazgısı olmuştu bu dönem…
İrlanda’nın toplam nüfusu, hepi topu 8.5 milyon civarındaydı…
Büyük Kıtlık sırasında tahminlere göre 1 milyon insan açlıktan öldü,
Bu rakamın iki – üç katı kadar insanın da ülkeyi terk ettiği tahmin ediliyor.
Büyük Kıtlık,
1845 – 1852 yılları arasındaki beş yıllık süre içerisinde İrlanda nüfusunun %20-25 oranında (bazı kasabalarda %67’ye kadar) azalmasına neden oldu…
Bir düşünsenize,
Her dört İrlandalı’dan bir tanesi ya toprağın altında,
Ya da şanslı ise, kendi toprağından uzaklarda başka başka ellerde…
Sağ kalanları bir yandan beslenememenin getirdiği sağlık sorunları,
Öte yandan sefalet nedeniyle eklenen kolera, dizanteri, skorbüt, tifüs ve bit istilası tarafından esir alıyordu.
Gözlemcilerin kayıtlara geçen raporlarında:
O esnada Osmanlı İmparatorluğu tahtında Sultan Abdülmecid vardır.
Sultana, İrlanda’da yaşanan Büyük Kıtlık haberi verilince derhal 10.000 sterlin yardım göndermeyi planlar.
Bu miktar açıkçası bana az geldi,
Ve,
Biraz araştırdım.
Irish Central’da Sultan Abdülmecid’in İrlandalılar’a taahhüt ettiği 10.000 sterlinin, bugün yaklaşık 1.7 milyon dolar değerinde olacağı bilgisi yer alıyor.
Yani, yaklaşık olarak 50 milyon TL…
Ancak Sultan Abdülmecid bu yardımı yapamaz!!!
Çünkü,
Kraliçe Victoria bizatihi toplam 2.000 sterlin göndermiştir,
Ve,
İngiliz büyükelçisi Lord Cowley, Payitaht Osmanlı’ya kraliyet protokolünün ihlal edilmemesi için kraliçeden daha fazla bir yardım yapılamayacağını bildirir.
Bunun üzerine Abdülmecid yapacağı nakdi yardımı 1.000 sterline indirir.
Abdülmecid planladığı miktarın ancak %10’u kadarını bağış yapabilir.
Buna karşın, ek olarak üç (bazı kaynaklarda beş) gemi dolusu da gıda yardımı gönderme emri verir.
Sultan Abdülmecid ’in yardım planı böyledir de,
İngiltere bu sefer de, İstanbul’dan kalkan Osmanlı gemilerinin Dublin Limanına girmelerine izin vermez.
Lakin, izin verilmedi diye de gıda yardımı ile dolu gemiler gerisin geri dönecek değildir ya…
Osmanlı bahriyeleri Hızır gibi yetişirler imdadına açlıktan ölen İrlandalıların,
Ve,
Bir gece vakti Dublin’in 70 km kuzeyindeki Drogheda Limanına gizlice boşaltırlar yardım erzaklarını…
Osmanlı arşivlerinde bulunan,
Ve,
İrlanda ileri gelenlerinin yazdığı bir mektupta yardımlarından dolayı padişaha açıkça teşekkür edilmektedir.
Gemiler dolusu gıda yardımının Dublin’e indirilmesine izin verilmeyince,
Sessiz sedasız (ve tabii ki izinsiz) olarak Drogheda Limanına boşaltıldığından bahsetmiştim.
Bu tarihi yardımseverliğin anısına,
Ay ve yıldız şekilleri Drogheda kentinin simgesine,
Ve dahi,
1919 yılında kurulan Drogheda United futbol takımının armasına eklenmiştir.
Bu konuda internette oldukça spekülatif bilgiler yer almakta,
Ben de paylaşmadan önce biraz araştırdım.
Ve,
İrlanda Eski Cumhurbaşkanı Mary McAleese’nin Türkiye ziyareti esnasında yapmış olduğu aşağıdaki açıklama tüm tartışmalara noktayı koyacak niteliktedir.
Bu esnada,
Bordo mavili Drogheda United‘ın kardeş kulübünün ise Trabzonspor olduğu bilgisini de paylaşmak isterim.
İşte,
İnsanlık tarihinin en büyük dramları arasında yer alan Büyük Kıtlık,
Osmanlı’nın büyük desteği,
Ve,
Mağdur bir halkın minnettarlığı…
Umarım,
“Büyük Kıtlık, Sultan Abdülmecid ve Drogheda kentinde Ay Yıldız” kelimeleri artık sizler için de bir arada iken anlamlı bir bütün oluşturabilmiştir…
Konuk Yazar: Dr. Cüneyt Yardımcı
30 Oca 2024 0
11 Kas 2023 0
13 Eyl 2023 0
24 Nis 2023 0
AK Parti İzmit İlçe Başkanı Halil Güngör Dokuzlar, Milli İrade Meydanını eleştiren İYİ Parti İzmit İlçe Başkanı Halim Tamyüksel’e cevap […]
Ülkenin çökmüş sendikacılığının içinden doğan ve kurtarıcı gözüyle bakılan sendikası Hürriyetçi Eğitim Sen ülkenin kanayan yaralarına merhem olmaya devam ederken […]
İnegöl’de çok daha riskli bölgeler öylece dururken, Devlet Hastanesi karşısındaki merkezi bölgedeki konutların bulunduğu alanın apar topar kentsel dönüşüm uygulama […]
15 Haziran 1928’de Atatürk ile görüşen Gerard Vissering’in uzun çalışmalar sonucunda hazırladığı rapor ve tüzük yüz yıla yakın bir zaman […]
İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, inşaat çalışmaları tamamen duran Ali Osman Sönmez Çekirge Devlet Hastanesi sorununu Meclis gündemine taşıdı. […]
Ağustos’taki Vatan Hilmi Özden Ağustos ayı; şanlı tarihimize zaferler ayı olarak geçmiştir. Müslüman Türk Milleti 26 Ağustos 1071 yılında Malazgirt […]
TBMM Sağlık Komisyonu Üyesi CHP Kocaeli Milletvekili Prof. Dr. Mühip Kanko, Türkiye’de sağlık politikalarındaki geri adımları ve yanlış kararları […]
Sabit ve dar gelirli vatandaşlar için TOKİ aracılığı ile uygun ödeme koşullarıyla yapılacağı sözü verilen 100 bin konutluk projedeki binlerce […]
Niyet başka akıbet başka! Prof. Dr. Ata Atun Yunanları ve Rumları, aile yapıları, kültürleri, inanışları, eğitimleri, mizahları, kafa yapıları, […]
“Barış için genel af şart” Milliyetçi Sol Parti (MİLLİ SOL) Genel Başkanı gazeteci Hüseyin Alpay, Türkiye’deki cezaevlerinin toplam kapasitesinin 250 […]