Latest update 27 Temmuz 2024 - 00:13
Dünyada yaşayan her kültürün bir kimlik teması vardır. Kimlik kişinin veya toplumun tanınmasını sağlayan özellikleri içinde barındıran ve bu değerler çerçevesinde onu faklı kılan bir unsurdur. Kimlik içselleştirilmiş, doğal davranış halini almış hareket tarzı olup, sahibinin ayrılmaz bir parçasıdır. Her bireyin, kitlenin veya toplumun kendi hayat tarzları ve gelenekleri vardır. Doğduğumuz ortam kendine has sosyal ve kültürel bir çevre olduğundan biz istesek te istemesek te belirli bir grubun üyesi olarak dünyaya geliriz
İçinde bulunduğumuz grup, kitle veya toplum tutum ve davranışlarımızı, düşünce ve kanaatlerimizi yönlendiren bir etkiye sahiptir. Bir kişi içinde yaşadığı veya girmek istediği kitlelerin değer ve normlarını özümseyerek sosyalleşse de yine de kendi iç dünyasında farklı bir karaktere sahiptir. İnsanları değerlendirirken onları tekil şahsi özellikleri ekseninde değil de ait oldukları grup, kitle veya toplum hakkında bildiklerimiz ile değerlendirir ve o şahsı yaşadığı ortamdaki herkesle bir tutar isek yanılgıya düşmüş oluruz.
‘’Birini tanıdın mı Hepsini tanırsın ‘’ ifadesi ile aynı olmayan şeyleri aynıymış gibi kabul edip, kişinin farklı olduğu yönlerini göz ardı etmekle,kişileri sınıflandırma içerisine girmiş oluruz. Çünkü sınıflandırma isteği insanın çevresini düzenleme çabasına yönelik psikolojik bir süreçtir. Bu psikolojik baskı bir yandan kendi benliği ile cebelleşen diğer taraftan içinde bulunduğu grubun, kitlenin veya toplumun normlarına ayak uydurma zorunluluğunu hisseden bireyi probleminin ana merkezi haline getirir. Ancak unutulmamalıdır ki grup veya kitle halinde yaşamak, ferdin kişiliğini terk etmesini ve şahsiyetsiz olmasını da gerektirmez. Fert grup içinde grubun ortak paydalarını muhafaza etmek le beraber kendisinin de diğer grup, kitle veya toplumlara kıyasla üstün olamadığını anlamalıdır. İnsan olmak ancak belirli bir insani çevre sayesinde mümkün olur. Çünkü insanlar arası ilişki kişilerin temel ihtiyaçlarındandır.
Özetlersek kimlik insanın sosyalleşme sürecinin bir ürünüdür. İnsanların içinde yaşadıkları toplumun yaşantılarından hareketle zihinlerinde ve iç dünyalarında inşa ettikleri bir temsildir.
Bu bağlamda yaşanan kimlik çatışmalarının da ülkeye bir şeyler kazandırmayacağı aşikârdır. Bu topraklar yüzyıldır milliyetçilik, cemaatçilik, sağcılık, solculuk kavramlarıyla yıpratılmaya çalışılmış ve otaya çıkan kargaşa ortamından faydalanmak isteyen zihniyetlere çıkar sağlanmıştır. Ülkenin kendi iç dinamikleri arasında bu sorun aslında çok yer teşkil etmemektedir, fakat dayatılan sistematik yozlaşma sayesinde her toplum kendinden olmayan toplumları dışlamaya, bertaraf etme uğraşına girmiş veya benden değilsen seni yok sayıyorum ilkesi ile hareket etmeye başlamıştır. Şimdi bir topluluk diğer bir topluluğa neden aralarında bir sorun yokken varmış gibi davransın? Neden kendi kalıbı dururken başka bir kalıba girerek bertaraf etmeye çalışsın? Bu durum toplumun terciyi midir? Yoksa kitleleri veya toplumları kendi çıkarları için kullanan, kontrol altında tutmaya çalışan liderlerin midir?
Sürekli önümüze ısıtıp, ısıtıp getirdikleri modern bir ülke kavramından ne anlamalıyız? Eğer gelişmişlik, modernlik anlayışı içi çürümüş, aile kültürü dağılmış, maneviyattan yoksun batılı ülkelerdeki yaşam kapsamında yer alıyorsa ve bize sunulan şey onlar gibi olmaksa bu ülkede yaşan her vatan sever lazın, kürdün, gürcünün, çerkezin, manavın, yörüğün, boşnağın, macırın, abazanın, acemin, dadaşın…… bu topraklarda bir arada yaşadıklarını unutmadıklarını ve tekrar o kültüre ihtiyaç duyduklarını hatırlaması gerekir.
Takdir sizlerin çünkü…
Özenilen, benzemeye çalışılan toplum eğer cezbeden, üstün meziyetlere sahip bir yapıya vakıf değil ise, dünya ve ahiret saadetine ulaştırmıyorsa bu durum ağır bir hastalık olarak o toplumu perişan eder. Kargaşaya, şatafata, akıntıya kapılıp, kimliksiz, kişiliksiz bir toplum olarak ortada kalmasını sağlar.
‘’Özenen özenileni taklit etmekle kendini terk etmeye başlar.’’
Saygılarımla…
27 Tem 2024 0
26 Tem 2024 0
26 Tem 2024 0
26 Tem 2024 0
THY’nin İsmailağa Cemaati’ne Verdiği 17 Milyon Değerindeki Bedava Biletler Vatandaşın Cebinden Çıkıyor! CHP Kocaeli Milletvekili Mühip Kanko, Türkiye Büyük […]
Astronomiden farklı bir alan olan ‘Astroloji’, medya organlarında bazı astrologlar tarafından gülünç hale getiriliyor. Bu durum, astronomiye de zarar veriyor ve astronomlar bu duruma isyan ediyorlar. Televizyon programlarında […]
Kocaeli’nin Yuvacık Barajına giderek açıklamalarda bulunan DEM PARTİ Kocaeli Milletvekili Dr. Ömer Faruk Gergerlioğlu, barajdaki su seviyesinin düştüğünü ve önlemlerin […]
Kocaeli Milletvekili Mühip Kanko’danKuzuyayla’daki Orman Katliamına Sert Tepki! Kocaeli’nin Kuzuyayla bölgesinde yaşanan orman katliamıyla ilgili Türkiye Büyük Millet Meclisi […]
Gergerlioğlu, “Uygur Türklerini satmanız karşılığında mı bu anlaşma yapıldı?” DEM PARTİ Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, AK PARTİ’li Yaşar Kırkpınar’a […]
Türkiye’nin yüzde 90’ı açlık ve yoksulluk sınırı altında yaşıyor Milliyetçi Sol Parti (MİLLİ SOL) Genel Başkanı Hüseyin Alpay, Türk-İş’in 2024 […]
Gemlik’te, hipermarket ve zincir yemek restoranlarıının bulunduğu yoğun bölgelerde dilencilik yapan yabancı uyruklu şahıslar, zabıta ve emniyet ekiplerini harekete geçirdi. Dilencilerin arama kaydı olan […]
Kocaeli/ Gebze Bölgesinde 86 değişik işletmede 2000’i aşkın konteyner şoförü çalışıyor. Bu işletmede işverenler, çalışan şoförlerin 4857 Sayılı İş Kanunu […]
“Açlık sınırının altındaki her maaş iktidarın ayıbıdır” Milliyetçi Sol Parti Genel Başkanı Hüseyin Alpay, “Açlık sınırının 19 bin lira olduğu […]
Sneijder’den Comanchero suç örgütü hakkında açıklama! “Kazanç sağlamadım, zarar ettim ve yanlış yatırım kurbanı oldum” “Türkiye’de milyon dolarlık darbe” haberi […]