Litvanya’nın başkenti Vilnius’da gerçekleşen NATO zirvesinin baş oyuncusunun Türkiye olduğu kesin.
Görüldüğü üzere Türkiye, bu güne değin elde ettiği kazanımları rekor seviyede yukarı çekti. “Marshall Yardımı” adı altında yaklaşık 70 sene evvel Türkiye’ye verilen zararları ödetmeye başladı.
Öncelikle Türk Hava Kuvvetlerinin havadan uyarı ve kontrol uçakları ile zirvenin güvenliğini sağlaması kendi başına bir gövde gösterisi ve gurur.
Zirve, NATO’nun gücü ve caydırıcılığı açısından çok önem taşıyordu. Özellikle hemfikir olunan ve dışarı sızdırılmayan ortak karar, Rusya’yı NATO hedefinden caydıracak olanın Türkiye olduğu üzerindeki mutabakat.
İsveç’in gerçekte NATO üyeliğine kabul edilmesi, Türkiye için çok da hayati bir konu değil ancak Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan’ın ve T.C. Dışişleri Bakanlığının bu girişimi çok stratejik ve akılcı bir şekilde kazanıma dönüştürmesi, Türkiye’nin NATO içindeki ağırlığını ve gücünü ortaya koymakta.
Türkiye’nin NATO zirvesinde İsveç’in NATO üyeliğine yeşil ışık yakması, geri adım değil, tam tersine Türkiye’nin taleplerinin yerine getirilmesi için verilen sözlerin iki aşamalı kontrolünün kabulünün göstergesi. Yani Türkiye bu sözlerin tutulup tutulmaması noktasında İsveç’i parmağında oynatacak güce sahip.
Buna ilaveten ABD Başkanı Joe Biden’ın, Yunan, Yahudi ve Ermeni lobilerinin baskısı ile durdurulan F-35’lerin satışı ve F-16’ların modernizasyon kitlerinin sağlanması konusundaki yaklaşımının İsveç’in NATO’ya kabulüne bağlanması inanılmaz başarılı bir pazarlık taktiği. CIA ve FBI’ın bugüne değin ABD’nin Türkiye’ye uyguladığı ambargoların ve kısıtlamaların başını çektiği Yunan kökenli ABD Senato Başkanı Senatör Menendez hakkında soruşturma başlatması, endirekt olarak ABD’nin Türkiye’ye F-35 savaş uçağı ve F-16 modernizasyon kiti satışı ile ilgili.
Yunanistan Başbakanı Miçotakis’in Türkiye ile dost olma çabaları boşuna değil. Üst akılın kendisine “otur yerine, başımızı derde sokma” uyarısından sonra Yunanistan’daki Türkiye’ye karşı hasmane davranışlarından caymasının nedeni, Batı için Türkiye’nin olmazsa olmaz bir ülke haline geldiğini anlaması.
Türkiye’nin Vilnius’ta verdiği mesaj çok açık ve net. Ve belli ki, bu mesaj Batı dünyası tarafından net bir şekilde algılanmış. Şimdi ne mi olacak? Türkiye bu akılcı stratejisinden sonra ABD, NATO, BM ve AB’den beklentilerinin birçoğunu alacak. Özellikle İsveç’in NATO’ya kabul koşulunda TBMM’nin onayının olması ve Cumhur ittifakının çoğunluğu elinde tutması, mükemmel bir kontrol mekanizması ve güvenlik kilidi.
Bir diğer öngörüm de Kıbrıs’la ilgili. Kıbrıs Türk’ü olarak görüşüm; bu zirvenin artı dalgalarının Kıbrıs’ta “Eşit, egemen, uluslararası tanınmış iki devletli çözüm”e kadar uzanacağı, ABD’nin Kıbrıs konusunda Türkiye’ye yaptığı baskıları hafiflettireceği, Orta Doğu’da Türkiye-İsrail ve Türkiye-Mısır yakınlaşmasına da damgasını vuracağı…
Prof. Dr. (İnş. Müh.), Doç.Dr. (UA. İliş.) Ata ATUN Dekan, Kıbrıs İlim Üniversitesi KKTC Cumhurbaşkanı Politik Danışmanı
1 Yorum “Türkiye – NATO Toplantısının Perde Arkası”
Emekli vatandaş
Bana kalırsa Tayyip Erdoğan’ın kaybolan güvenirliliğini yeniden sanki uluslararası ilişkilerde iyiymiş gibi gösterme çabası. Türkiye’nin uluslar arası arenada zerre kadar değeri kalmadı, sefil, yalancı ve dilenci durumunda olan vir ülkenin lideri de aynı ülkesi gibi görünüyor.
Cumhuriyet Halk Partisi Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, esnafın yaşadığı kredi sorunu hakkında basın açıklaması yaptı. Yeşiltaş, “Kamuda tasarruf yapmaya, […]
Esnafın sorunlarını masaya yatırdılar… İESOB Başkanı Yalçın Ata, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’a tebrik ziyaretinde bulundu. İESOB yönetim, […]
Bağdat Pazarlama Ticaret Limited Şirketi ve Deva Baharatları Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin alıcılarının yeniden satış fiyatlarını tespit etmek […]
Kanko, Türkiye’de Her Yıl Binlerce Çocuk Kayboluyor! Çocuklarımızı çalan bu karanlık eller neden durdurulamıyor? CHP Kocaeli Milletvekili Prof. Dr. Mühip […]
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Karşıyaka İlçe örgütü, 13 yaşındaki kız çocuğuna yapılan cinsel istismarı Karşıyaka Adliye binası önünde protesto ederek […]
Sakarya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sezai Matur ve yönetim kurulu üyeleri, 31 Mart’ta yapılan yerel seçimlerde Erenler Belediye Başkanlığına seçilen […]
Cumhuriyet Halk Partisi Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, Türkiye’nin eğitim sistemindeki ideolojik yaklaşımların çocukların geleceğini tehdit ettiğini belirtti. Milli Eğitim […]
“Politikayı mal-mülk edinmek için değil, bizden sonraki nesillere emanetinizi teslim etmek olarak görmekteyiz.” Tokatlı Genel Başkan Gazeteci-Yazar Hüseyin Alpay, Milliyetçi […]
Bana kalırsa Tayyip Erdoğan’ın kaybolan güvenirliliğini yeniden sanki uluslararası ilişkilerde iyiymiş gibi gösterme çabası. Türkiye’nin uluslar arası arenada zerre kadar değeri kalmadı, sefil, yalancı ve dilenci durumunda olan vir ülkenin lideri de aynı ülkesi gibi görünüyor.