Latest update 3 Eylül 2024 - 21:15
Dünyadaki varlıklar arasında sadece insanoğlu boş vermişliğin, vurdumduymazlığın ve kendini bilmezliğin etkisi altında yaşamını sürdürür. Çocukluk dönemlerinde yaşayacağı tehlikelere karşı kendini koruma içgüdüsü ile hareket etmeye çalışır. Fakat ilginçtir ki kendine akıl ve idare etme yeteneği verilmiş olan insanoğlu karar verme mekanizması harekete geçmeye başladığı gençlik yıllarıyla beraber bilerek ve isteyerek kendine zarar getirecek fiillerin faili olmaktan kaçınmazlar. Kendilerini felakete götürecek eylemleri gönüllü yaşamaya ve sırtlarında kambur gibi taşımaya çalışırlar.
Günümüz gençlerinin temel sorunları demek, toplumsal problemlerin tamamı anlamına gelir. Yani toplumsal bir hadisenin sebebi, yine başka bir toplumsal hadisedir. Ülkemizde yıllardır yaşanan toplumsal ve kültürel değişimler, ailenin bozulmasına ve güvensizliğe yol açmıştır. Kendine bir kimlik teması arayışı içinde olan gençliğin aşırı hayalci, kendini tanımayan, ideolojisiz, ahlakı ve manevi değerlerden uzak, lakayt, bencil bir ortam içinde hayatına yön verecek ışığı arama çabası gençliği kimlik bunalımına sokmuştur. Ayrıca ülkemizin de kültür ve medeniyet bunalımının içinde olması, kendi değerleriyle çatışması, tarihine ve karakterine uygun bir kimlik belirleyememesi bu bunalımı derinleştirmektedir. Gençlerin ruhuna yerleştirdiği özgür davranma anlayışı ile kimlik teması belirlerken hayallerin, tutkuların, ihtirasın, idealizmin etkisi altında kaldığı anlaşılmıştır. Geleceğimizi inşa ederken varlıklarından sürekli hayıflandığımız yaşantılarından dolayı suçladığımız gençleri bu hayata adapte etme konusunda her bir ferdin sergilediği duruş, verdiği mücadele çok önemlidir.
Bu bağlamda üç temel nokta Aile, Eğitim ve İnanç’tır.
Aile; Belleğimize ilk bilgilerin yüklendiği yerdir. Toprağa atılan ilk tohum gibidir. Sağlam bir alt yapıya sahip olmayan aile bireyleri içiresinde yetişen çocuğun gençlik yıllarında sağlıklı, zengin, bencil olmayan bir toplum yaratması düşünülemez. Bu bağlamda aile temel taşlarını iyi yerleştirmeli ve aklıselim davranmalıdır.
Eğitim; Kişinin davranışlarında, yaşantısında bir maksada bağlı olarak istenen değişimleri meydana getirme sürecidir. İmam-ı Gazali ye göre eğitim bir terbiye işidir. Terbiyenin nihai gayesi olan iyi insan yetiştirme işi ilim sayesinde gerçekleştirilir. Ancak teoride öğretilen bir ilim pratikte uygulanmadığı sürece bir değer ve mana ifade etmez, iyi insan ve faziletli bir toplum oluşturmanın yolu eğitimin yapı taşlarının genel ahlak üzerine inşa edilmesi ile mümkündür.
İnanç; Yapılan araştırmalar, kişinin ahlakının sevgi, şefkat, gibi değerlerle donanması ve mutlu bir benlik inşa etme yolunun din ve dini değerlerle mümkün olabileceğini göstermiştir. Bu araştırmada her türlü dini ibadet ve yaşantının kişinin kişisel veya toplumsal hayatını üzerinde anlamlı etkisi olduğu görülmektedir. İnancın ve ibadetlerin kişinin kendisini mutlu, stresten uzak, sağlıklı hissetmesi anlamında pozitif bir etkisi vardır. Gençlik damarı akıldan çok hisleri dinler. His ve istekler kördür geleceği görmez, ibadet inancın ve dinin önemli bir boyutunu teşkil eder. İbadet kişinin ruh sağlığına etki ederek; gencin kendini anlamasını, olumlu veya olumsuz yanlarını görüp kabullenmesini ve aklıselim davranmasını öğretir. Ancak böyle olursa gençler sağlıklı bir gelecek inşa eder.
Şimdi kendimize sormamız gereken sorulara bir göz atıp cevap arayalım
*Aileler çocuklarının kimlik belirlemesinde iyi bir rol oynuyor mu?
*Öğretmenler eğitim alanında yeteri kadar çocuklara ve gençlere ilgi gösteriyorlar mı?
*Toplumun önde gelen büyükleri gençlere karşı vazifelerini yapıyorlar mı?
*Gencin içinde yaşadığı toplum, onun maddi ve manevi yönden yetişmesi için uygun mu?
*En önemlisi ve aslında bütün bu olanakları sağlayacak tek kurum olan devlet, hızla gelişen bu genç nesle ne kadar sahip çıkıyor?
Toplumun varlığında sağlam bir yükseliş ancak, gençliğin problemleri çözüldüğü zaman gerçekleşir.
Hayırlı Ramazanlar dileklerimle, esen kalın…
03 Eyl 2024 0
03 Eyl 2024 0
03 Eyl 2024 0
01 Eyl 2024 0
Ülkenin çökmüş sendikacılığının içinden doğan ve kurtarıcı gözüyle bakılan sendikası Hürriyetçi Eğitim Sen ülkenin kanayan yaralarına merhem olmaya devam ederken […]
İnegöl’de çok daha riskli bölgeler öylece dururken, Devlet Hastanesi karşısındaki merkezi bölgedeki konutların bulunduğu alanın apar topar kentsel dönüşüm uygulama […]
15 Haziran 1928’de Atatürk ile görüşen Gerard Vissering’in uzun çalışmalar sonucunda hazırladığı rapor ve tüzük yüz yıla yakın bir zaman […]
İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, inşaat çalışmaları tamamen duran Ali Osman Sönmez Çekirge Devlet Hastanesi sorununu Meclis gündemine taşıdı. […]
Ağustos’taki Vatan Hilmi Özden Ağustos ayı; şanlı tarihimize zaferler ayı olarak geçmiştir. Müslüman Türk Milleti 26 Ağustos 1071 yılında Malazgirt […]
TBMM Sağlık Komisyonu Üyesi CHP Kocaeli Milletvekili Prof. Dr. Mühip Kanko, Türkiye’de sağlık politikalarındaki geri adımları ve yanlış kararları […]
Sabit ve dar gelirli vatandaşlar için TOKİ aracılığı ile uygun ödeme koşullarıyla yapılacağı sözü verilen 100 bin konutluk projedeki binlerce […]
Niyet başka akıbet başka! Prof. Dr. Ata Atun Yunanları ve Rumları, aile yapıları, kültürleri, inanışları, eğitimleri, mizahları, kafa yapıları, […]
“Barış için genel af şart” Milliyetçi Sol Parti (MİLLİ SOL) Genel Başkanı gazeteci Hüseyin Alpay, Türkiye’deki cezaevlerinin toplam kapasitesinin 250 […]
“Enflasyonu düşürme bahanesiyle asgari ücretliye ve emekliye hakkını vermeyen AKP hükümeti, yap-işlet-devret modeliyle inşa edilen köprü ve otoyollara sürekli zam […]