Tesadüf değil… Kocaeli Büyükşehir Belediyesinin Türkiye’nin en başarılı 5 belediyesi içinde olması kesinlikle tesadüf değil… Kim ne derse desin, kim ne düşünürse düşünsün, kim değersizleştirmeye, yalanlamaya  çalışırsa çalışsın ortada bir..

BÜYÜKAKIN TESADÜF DEĞİL…

 

 

Tesadüf değil…

Kocaeli Büyükşehir Belediyesinin Türkiye’nin en başarılı 5 belediyesi içinde olması kesinlikle tesadüf değil…

Kim ne derse desin, kim ne düşünürse düşünsün, kim değersizleştirmeye, yalanlamaya  çalışırsa çalışsın ortada bir gerçek var…

Tahir Büyükakın Kocaeli’yi belediyecilikte dünya standartlarının üzerine taşımaya çalışıyor ve başarıyor…

Elbette birileri ben daha iyi yapardım, hatta yaparım diyecektir…

Ama gözümüzün önündeki örnekler ne yazık ki ortada…

3.5 yıl gibi kısa bir sürede hem belediyenin geçmiş borcunu ödüyor…

(Ki bunu bir kaç içinde göreceksiniz nereden nereye düşürmüş…)

Hemde bu ekonomik koşullar altında çağdaş ve modern bir kent yaratmak adına alt yapıdan, üst yapıya çok önemli adımlar atıyor…

Şeffaflık son derece önemli değil mi, belediye şeffaf işte…

Belediye şirketlerini bile muhalefet meclis üyelerinin denetimine açtı…

Bunu Türkiye’nin başka bir belediyesinde göremezsiniz…

Başka örneği yok…

Ben şahsen belediye yönetimlerinde yönetici kadrosunda samimiyet ararım…

Söyledikleri ile yaptıklarına bakarım…

Daire başkanları, müdürlerinden tutun temizlik işçilerine kadar halkın taleplerine nasıl karşılık verdiklerine bakarım…

O kadar çok şeye şahit oluyorum ki…

Ve bu şahit olduklarım…

Tahir Büyükakın’ın yönetim anlayışının yanı sıra kadrolarının da ne kadar nitelikli olduğunu, ne kadar insancıl bir yaklaşımla yönettiklerini belediyenin imkanlarını halkın menfaatleri doğrultusunda kullandıklarını yüzlerce kez gösterdi bana…

Öğrencilere, yoksullara, çiftçiye, çocuğa yönelik her alanda insani ve vicdani yeni projelerle yorulmak nedir bilmeden çalışıyorlar…

Örneğin, “sıfır atık” çok önemli bir konu buna kafa yoruyor ve bilimin öncülüğünde çeşitli yöntemlerle bu kavramı kent hafızasına yerleştirmek için her imkanı kullanıyorlar…

Bir öğrencinin eğitim desteği aldığında, tabletini koltuğunun altına koyduğunda gözlerindeki o mutluluğu defalarca gördüm…

Kapılar bu çocuklara sonuna kadar açık…

Bir engellinin ilacından, akülü sandalyesinden, evde bakımından, hastaneye götürülüp getirilmesini sağladığınızda gözlerindeki ışıltıyı görmek ve “yaşamak ne güzel şeymiş be kardeşim” dedirtebilmek…

O anları birebir yaşadım…

Ekemeyen çiftçiye tohum, gübre, mazot desteği vermek…

O da yetmedi alternatif ürünlerle tanıştırıp, üretimi destekleyerek kentte yeni bir sektör oluşturmak…

Diyorum ya hep “samimiyet”…

Bunları yaparken tüm samimiyetinizi, insancıllığınızı, vicdanınızı ortaya koymazsanız inandırısı olamazsınız…

En önemlisi süreklilik sağlamak…

Sosyal belediyecilik, halkla bütünleşmek ve halden anlamak…

Tüm bunlar için insan olmak gerek eğer bu duygularınız yoksa zaten insan sayılmazsınız…

Geçtiğimiz günlerde yapılan en başarılı belediye başkanları anketinde dördüncü sırada yer almıştı…

Yine Argüden Governance Academy’nin raporunda da dördüncü sıraya yerleşti…

Bunlar tesadüf değil…

Bir ankette birinci olup diğerinde dereceye bile giremeyenlerin foyası her zaman çıkar piyasaya…

Büyükakın öyle değil zaten anlamaz böyle alengirli işlerden…

Aklı ermez öyle entrikalara…

O Durasan köyündeki engelli Aslıhan çocuğumuzun mutlu olması ile yaşıyor mutluluğun en güzelini…

Bilin diye söylüyorum binlerce örneği var…

Katı bir dünya görüşü üzerinden karşınızdaki insanı değerlendirmeyin…

Farklı siyasi gözlüklerle bakıyor olabiliriz dünyaya, farklı düşünebiliriz…

Ama yaptıklarına bakın, ne yapmak istediğine bakın, zenginleşmesine bakın, yaşam tarzına bakın…

Lekesi yok Tahir Büyükakın’ın ve ona verebileceğimiz en büyük mükafat onu anlayabilmektir…

İnsanı sevmek, kendini insanlığa adamak ve bu kenti mutlu insanların yaşayabileceği bir coğrafya haline getirmeye çalışmak…

Tüm bunları yapabilmek için…

İnsana yaraşır bir şekilde eğitmeniz lazım kendinizi, dünyevi hırslardan uzaklaşmış olmanız lazım, alçakgönüllü olmayı ilke edinmeniz lazım ve bu işleri desinler diye değil içinizden gelerek yapmanız, altını doldurmanız lazım…

Kocaeli Büyükşehir’i izliyorum…

3.5 yılda nelerin değiştiğini görüyorum…

Komek, Kocaeli’de fark yaratıyor…

İnsanları eğitiyor, iş bulmasına veya iş kurmasına destek oluyor…

Yüzlerce meslek edindirme kursu ile adeta köy enstitülerini anımsatıyor bana…

Anlatmakla bitmez ama şunu anlamak lazım iyi niyet, samimiyet ve insani bir bakış tüm yöneticilerde olması gereken meziyetler…

Çamur atmayı bırakıp birde böyle bakın Tahir Büyükakın’a…

Çünkü o bu kentte bir tarih yazıyor gölge etmeyin yeter derler ya işte öyle…

 

Kocaeli Cumhuriyet

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir