Latest update 27 Mart 2024 - 22:31
İslam’da dinin temel amaçlarının başında gelen nefsin korunması ilkesinin bir sonucu olarak kişinin haksız yere başkasını öldürmesi gibi (İsrâ, 17/33) kendi canına kıyması da kesin olarak yasaklanmıştır. Kur’an’da geçen ve öldürmeyi yasaklayan ayetler her iki durum için de söz konusudur. Hatta intiharın başkasını öldürmekten daha büyük bir suç olduğunu ileri sürenler de vardır. (Mahmûd Şeltût, s. 419-421) İntihara dair doğrudan bir ayete rastlanmazsa da Kur’an’a bir bütün olarak bakıldığında intiharın İslam’ın ruhuna aykırı olduğu açıkça görülür. Nisa süresindeki ayette yer alan, “… kendinizi öldürmeyiniz…” (4/29) ifadesi müfessirlerce değişik şekillerde yorumlanmakla birlikte intihar yasağının delillerinden biri olarak da görülmüştür. (…) Ayrıca, “Kendinizi kendi ellerinizle tehlikeye atmayınız” mealindeki ayet de (Bakara, 2/195) dikkate alınarak kişinin kendi ölümüne yol açacak davranışlara girişmemesi gerektiği belirtilmiştir. (Kurtubî, V, 1 56; İbn Kesîr, I, 480; Elmalılı, II, 1343-1344) [TDV. İslam Ansiklopedisi]
Hz. Peygamber (s.a.s.), intihar eden kimsenin cehenneme gireceğini haber vererek mü’minleri intihar etmekten sakındırmıştır. Bir hadis-i şerifte şöyle buyrulmuştur: “Kim kendisini dağdan atarak intihar ederse o cehennemlik olur. Orada ebedî olarak kendini dağdan atar. Kim zehir içerek intihar ederse, cehennem ateşinin içinde elinde zehir olduğu halde ebedî olarak ondan içer. Kim de kendisine demir saplayarak intihar ederse, cehennemde ebedî olarak o demiri karnına saplar.” (Buharî, Tıbb 56)
İslam âlimlerinin çoğunluğuna göre intihar eden kimse büyük günah işlemiş olmakla birlikte dinden çıkmış sayılmaz. Bu sebeple, intihar edenin cenazesi, diğer Müslümanlar gibi yıkanıp kefenlenir, cenaze namazı kılınır ve Müslüman kabristanlığına defnedilir.
İnsan, dünyaya imtihan için gönderilmiştir. Bu imtihanın bir gereği olarak, çeşitli dert ve sıkıntılara maruz kalması, bela ve musibetlerle karşılaşması muhtemeldir. “Andolsun ki sizi biraz korku ve açlıkla, bir de mallar, canlar ve ürünlerden eksilterek deneriz. Sabredenleri müjdele” (Bakara, 2/155) ayetinde buyrulduğu gibi insanın başına gelen bütün sıkıntılar ilahî imtihanın birer parçasıdır. Allah’a güveni tam olan bir mü’mine yakışan, bu tür zorluklar karşısında sabır ve metanetini muhafaza etmektir.
İnsan, başına bu tür musibetlerin gelmesine mani olamasa da bu sıkıntılara sabrettiği takdirde çoğu kez olumsuz şartları lehine çevirebilir. Sabır acıdır, ama meyvesi tatlıdır. Nitekim Allah’ın takdirine rıza göstererek, bela ve musibetlere sabredenlerden Kur’an-ı Kerim’de övgüyle bahsedilmiştir: “Allah sabredenlerle beraberdir.” (Bakara, 2/153) “Allah sabredenleri sever.” (Âl-i İmrân, 3/146) “Sabretmenize karşılık selam sizlere. Dünya yurdunun sonucu (olan cennet) ne güzeldir!” (Ra’d, 13/24)
İntihar, insanın çaresizlik anında ümitsizliğe düşmesinin, güven duygusunu yitirmesinin bir sonucudur. Hayata küsen, ümidini yitiren insanın ne zaman ne yapacağı belli olmaz. Halbuki Allah’a güvenip dayanan bir Müslüman, şartlar ne olursa olsun asla karamsarlığa ve ümitsizliğe düşmez. O, sonsuz güç ve kudret sahibi yüce Allah’a güvenip dayanır. Zira Allah, tüm çaresiz ve kimsesizlerin yegâne sığınağıdır. Allah’a güvenip, bütün varlığıyla O’na sığınan insan istenmeyen olaylar karşısında sabretmesini bilir, en önemlisi de ölümü asla bir çare olarak düşünmez.
İman yönünden kuvvetli bir insanın intihar etmesi düşünülemez. Bilimsel araştırmalar dinî inançlarına bağlı kimselerde intihar oranının çok düşük olduğunu, buna bağlı olarak İslam ülkeleri ile diğer ülkelerdeki intihar olayları oranında dağlar kadar fark bulunduğunu göstermektedir.
Son zamanlarda ülkemizde de maalesef intihar olaylarına daha sık rastlamaktayız. Devlet-millet elbirliği içinde toplumun bu sosyal problemine çözüm bulmak, insanlarımızın boşu boşuna hayattan kopmalarının önünü almak zorundayız. İntihar olaylarının psikolojik, ekonomik, ailevî birçok nedeni olmakla beraber en önemli faktörün inanç boşluğu olduğu bir gerçektir. Bu nedenle üzerinde en fazla durulması gereken çözüm yollarının başında din eğitimine ağırlık verilmesi gelmektedir.
Hulasa: Müslüman sıkıntılı zamanlarında ve bir musibete uğradığında, Allah’tan ümidini kesmemeli ve hayatına son vermeyi asla düşünmemelidir. Unutulmamalıdır ki; her sıkıntıdan sonra bir ferahlık ve zorlukla beraber bir kolaylık vardır. (İnşirâh, 94/5-6)
27 Mar 2024 0
27 Mar 2024 0
27 Mar 2024 0
27 Mar 2024 0
Cumhuriyet Halk Partisi Bursa İl Başkanlığı’nda Gelecek Partisi’nden ayrılarak CHP’ye katılan ve aralarında il-ilçe yöneticilerinin de olduğu 750 yeni üye […]
Anavatan Partisi, 31 Mart yerel seçimlerinde stratejik bir karara imza atarak, Muğla’da Cumhur İttifakı’nın adayı Prof. Dr. Aydın Ayaydın’a resmi […]
MHP Denizli İl Başkanı Mehmet Ali Yılmaz, milliyetçi ve ülkücü harekete gönül veren herkesi Cumhur İttifakı’na destek vermeye davet ederek, […]
Yenişehir İlçe Başkanı Mustafa Selamoğlu, basın açıklaması yaptı. Selamoğlu açıklamasında; Değerli Basın mensupları, İYİ Parti üyeleri, kıymetli […]
Muş’ta bir takım ziyaretlerde bulunan DEM PARTİ Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, yoğun ilgi ile karşılaştı. Muş’un ilçelerini, köylerini ve […]
İçişleri ve Emniyet Seçimleri Manipülemi Ediyor? Emniyet İş İnsanları Üzerinde Baskı Mı Kuruyor? Son günlerde İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile […]
Balıkesir Süper Amatör Lig Play-Off 4. Hafta mücadelesinde 1966 Edremitspor, evinde konuk ettiği Balıkesir temsilcisi Gaziosmanpaşaspor’u 3-0 mağlup ederek […]
Son günlerde Karabük Üniversitesi ve Türkiye genelinde üniversitelerde yaşanan cinsel sağlık hizmetleri ve cinsel yolla bulaşan hastalıklar gündeme geldi. Bu […]
Yemek Sepeti Elektronik İletişim Perakende Gıda AŞ’nin çevrim içi yemek siparişi-servisi platform hizmeti kapsamında kendi kurye hizmetini zorunlu tutmak […]
Dünya çapında toplantılara katılarak ‘Yönetim Uzmanı’ olan Neşet Tarhan, parti tarafından dışlanınca bağımsız aday oldu. Önce Hollanda’da dünya çapında bir […]